Page 54 - 34. sayi

Basic HTML Version

Sorun Çözme Aşamaları
Sorun ne olursa olsun, her sorunun çözüme kavuşması için
sorun çözme aşamaları şu şekildedir:
1.Sorunun tanımlanması, anlatılması
Sorunu doğru tanımlamak için gerekli bir diğer beceri de
çocuğun duygularını tanıma ve ifade edebiliyor olmasıdır.
Her yaşın kendine özgü bazı zorlukları vardır. Bu zorluklar
yaşlarına uygun olması nedeniyle çocuk rahatlıkla üstesinden
gelebilir. Hangilerinin yaşına uygun olduğunu hangilerinin
uygun olmadığını her anne baba bilmelidir. Örn: Yatağını
toplamak 4. Sınıf öğrencisine çok zor gelebilir ancak bu o
yaştaki bir çocuğun yapabileceği bir sorumluluk olduğu
için anne-baba bu işi çocuğun yerine yapmamalıdır.
Çocuklara zorluklarla karşılaştıklarında neler yapabilecekleri
hakkında doğru bilgiler vermek önemlidir. Bazı konularda
bu sana ait bir sorumluluk, senin yapman gerekiyor tavrını
koymak gerekirken bazı konularda yaptığının sonucuna
katlanmasına izin vermek gerekebilir. Bazen de yaşanılan
zorluğu aşması için, onu anlayarak ve destekleyerek,
sorununun çözümünü kendisi bulması konusunda cesaret-
lendirmek gerekecektir.
Paylaşımcı ve açık olun. Çocuğunuz kendini zor bir durumda
hissettiğinde en güvendiği kişiden yardım isteyecektir.
Böyle durumda sizin onu anlamanız ve rahatlatmanız hem
ilişkinizi kuvvetlendirecek hem de onu daha donanımlı
hale getirecektir. Ancak çocuğunuzun yardım talebini
yanlış değerlendirmemek gerekir. Yardım istemek, benim
yerime sen yap demek değildir. Her sorunun cevabını
bilemezsiniz. Ama iyi bir dinleyici olup, ona onu anladığınızı
hissettirebilirsiniz. Daha sonra sorun olan konuda birlikte
beyin fırtınası yaparak çözümü bulması konusunda
yardımcı olabilirsiniz. Eğer çocuğunuz çok da iyi bir çözüm
bulamadıysa yapılacak birkaç küçük şey vardır;
Çocuğunuzun bulduğu çözümü uygulamasını ve sonucunu
görmesini sağlayın. Tabi ki ona ciddi bir zarar gelmeye-
ceğinden emin olduğumuz durumlar için.
Küçük yönlendirmelerle(çeşitli sorularla, neden, nasıl?,
başka daha uygun bir yol olabilir mi?, her iki tarafında
mutlu olabilmesi için daha başka ne yapılabilir?, bu çözüm
adil mi?, bu çözüm yapılabilir mi? Bu çözüm yerine daha
başka ne gibi çözümler düşünülebilir? Gibi..)en doğru
çözümü bulması için cesaretlendirin.
Her şeye rağmen zorlanıyorsa birkaç çözüm yolu içinden
en uygun olanı seçmesini sağlayın. Önemli olan çocuğun
sorun çözme sürecinin bir parçası olabilmesidir. Çözümlerin
hazır olarak ona sunulmamasıdır.
Herhangi bir zorluğun altından kalkamadığında cezalandır-
mayın, eleştirmeyin. Çocukların her zaman biz yetişkinler
kadar çok yönlü düşünemediklerini unutmamak gerekir.
2.Çözüm yollarının düşünülmesi(beyin fırtınası)
Sorunun ortadan kalması için gerekli çözüm yollarının hepsi
düşünülür ve listelenir. Bu listeleme yapılırken bulunan
çözüm yolunun mantıklı veya mantıksız olması önemli
değildir. Önemli olan bu konuda çok kir üretebilmektir.
Unutmayınız…
Bir sorunun pek çok çözüm yolu olabilir ancak her çocuğun
gerektiğinde,
• Yapmak istemediği şeylerde“Hayır”deme hakkının olduğunu
• Bir haksızlığa uğradığında yardım isteyebileceğini
• Duygusal ve fiziksel zararlardan kendini koruma sorumlu
luğunun olduğunu(tehlikeli ortamlardan kaçınma, herhangi
bir saldırıda nasıl davranacağını bilme gibi)
bilmesi gerekir.
3.Belirlenen çözüm yollarından uygun olan bir tanesinin
seçilmesi.
Seçim yapılırken iki kritere dikkat edilir. Çözüm yolu uygulanabilir
olmalıdır. Çözüm yolu başka birine ziksel veya duygusal zarar
vermemelidir, herkes için en uygun olan çözüm yolu seçilmelidir.
Sonrasında bu çözüm yolunun uygulanması kalır. Bu yolla
sorunu çözebilen çocuk bir süre sonra bu aşamaları tek başına
yapmaya başlayacaktır. Böylece sorunla karşılaştığında her
zaman yapabileceği bir şeyler olduğunun farkında olacaktır
ve sorunlar motivasyonu azaltan bir engel olmaktan çıkacaktır.
Sorunlara Bakış Açınızı Gözden Geçirin
Çoğu zaman “sorun çıkmasın” istenir. “Amman key miz
kaçmasın”, “hiç ağlamasın”, “hiç kimse onu üzmesin”, “hiç yanlış
yapmasın”… “hiç” leri çoğaltmak mümkün. Anne-babanın
çocuğuna duyduğu sonsuz sevgi bazen onu her zaman
“mutlu” etme çabasına dönüşebilir. Gerçekleşme ihtimali
olmayan, gerçekleştiğinde tela si olmayan pek çok soruna yol
açabilecek “mutlu çocuk yetiştirme” arzusu pek çok anne
babayı agresif yapar. Çocuğunu mutsuz eden, ağlatan her
kişiye karşı mücadeleye girerek onları değiştirmeye çalışır.
Gerçekten çok zor bir iş, yel değirmenleri ile savaşmak gibi…
Çocuğunun mutlu olmasını istemenin yanlış bir yanı yok
elbette ama bunun için onun hayatından“sorunları”çıkartmaya
adıyorsak kendimizi, bu bakış açısının sağlıksız olduğunu da
bilmek gerek. Çünkü sorunlar çoğu zaman bir fırsattır. Yada
sorunlar fırsatlara dönüşürse anlamlıdır.
Pratikte iyi hissettirmeyen duyguları(kızgın, üzgün, suçlu,
korku, endişe vb.) yaşamadan bir hayat süremeyiz. Bu gerçek,
çocuklar içinde geçerlidir. Daniel Goleman “duygusal zeka”
kitabında bu konuda yapılmış bazı araştırmalardan bahsetmiştir.
Yetişme çağında olumsuz duyguları yaşamasına fırsat verilmeyen
kişilerin yetişkinlikte özgüvensiz oldukları ve sorun çözme
becerilerinde zorlandıkları belirtilmektedir.
Özetle sorunlar, yeni deneyimler kazanmak için fırsattır.
Çocukların kendilerini mutsuz eden deneyimlerden sonra bu
olay sayesinde kazandıklarına dikkati çekmek yetişkinin
elindedir.
*
*
*
-
-
-
-
Yazı
52