Page 14 - T

Basic HTML Version

Makale
12
Prof. Dr. Özgür ÖNER
Bahçeşehir Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi
Heidelberg Uluslarası Çatışma Araştırması’na göre, 2014 yılında
dünyada “büyük ölçüde şiddet” içeren 46 çatışma bölgesi
bulunmaktadır. Bu çatışmaların önemli bir kısmı Türkiye’nin
çevresindeki ülkeler ve bölgelerde ortaya çıkmaktadır (Heidelberg
Institute for International Con ict Research 2014). Suriye’deki iç
savaştan sonra Türkiye’ye milyonlarca mülteci göç etmek
zorunda kalmıştır. Bu göçmenlerle ilgili olarak Bahçeşehir
Üniversitesi, New York Üniversitesi ve Norveç Halk Sağlığı
Enstitüsü sponsorluğunda 301 çocukla yapılan bir çalışmaya
göre, Gaziantep’teki kampta ortalama 6 ay kaldıktan sonra kız
çocuklarının % 71’i ve erkek çocukların % 61’i güvenli ilişkiler
geliştirebilmişlerdir. Bu çocukların dörtte üçü yakınlarından en
az birisini kaybetmiş, yarısı 6 veya daha fazla travmatik olaya
maruz kalmıştır. Değerlendirilen çocukların %6’sınde psikoso-
matik belirtiler, %60’ında depresif belirtiler, %45 TSSB ve %22
agresif davranışlar saptanmış, olguların çoğunda birden çok
bozukluğun bir arada olduğu görülmüştür (Özer ve ark. 2013).
Çocukların TravmayaVerdikleri Yanıtlar
Savaş ortamlarında bulunan çocuk ve ergenlerde travma
sonrası stres bozukluğu (TSSB) sıklığı yaklaşık %50 olarak
saptanmıştır. Bu oran, normal popülasyonda saptanandan
(<%1-10) çok daha yüksektir (Attanayake ve ark. 2009). Çocukların
travmatik olaylara tepkileri yaşlarına göre değişir. Okul öncesi
çocuklarda uyku ve iştah sorunları, karanlık korkusu, ayrılma
kaygısı, kabuslar, regresif davranışlar ve kazanılmış becerilerin
kaybı, aşırı uyarılma, travmatik olayın canlandırılması, aşırı
bağımlılık ve bakım veren kişiye yapışma gibi davranışlar
ortaya çıkabilir. Okul çocuklarında yeniden yaşama belirtileri,
dezorganize davranışlar, somatik belirtileri kaygı belirtileri ve
akademik başarıda düşme görülebilir. Ergenlerde ise kaygı,
depresyon, alkol ve madde kötüye kullanımı, suçluluk, öfke,
gelecekten beklentinin azalması, önceki inançların kaybını
içeren belirtiler beklenebilir (Chrisman ve Dougherty 2014).
Ağır travmalara uğrayan çocuklarda ciddi duygu düzenleme
sorunları görülebilir. Kızlarda kaygı ve travma sonrası stres
belirtileri, erkeklerde karşıt olma belirtileri ön planda olabilir
(Masten ve Narayan 2011).
Ailesel koruyucu faktörler ailenin genel tutumunun olumlu
olması, iyi ebeveyn-çocuk ilişkileri, eşler arasındaki uyumu
içerir. Çocuklar travmatik olayı değerlendirirken ve anlam-
landırırken ebeveynlerini referans olarak alırlar; ebeveynler
çocuklar için bir süzgeç rolü görürler. Küçük çocukları koruyabi-
lecek güçlü bir aile bağının varlığı, çocuğa olayı açıklamak ve
anlamasını sağlamak, güven vermek, bakım sunmak için çok
önemlidir. Ebeveynde ortaya çıkan travmaya bağlı sorunlar,
ailede olumsuz iletişim şekilleri, aşırı koruyuculuk, çocuğun
bakım veren kişi haline gelmesi gibi faktörler çocukların kısa ve
uzun dönemdeki uyumunu güçleştirir. Ebeveynin olumlu
veya olumsuz aşırı duygusal tepkileri çocuğun uyarılmışlık
düzeyini uygunsuz bir şekilde arttırabilir. Çocuklarda bakım
veren kişilerden ayrılmanın olumsuz etkisi, travmanın direk
olumsuz etkilerinden çok daha şiddetli olabilir. Aile desteğinin
etkilerinin cinsiyetle de ilişkili olabileceği öne sürülmüştür.
Kolombiya’da ergenlerle yapılan bir çalışmada, aile desteğinin
kızlarda ve erken ergenlikte daha belirgin olabileceği bildirilmiştir
(Kliewer ve ark. 2001). Aile desteği, her bir bireye ihtiyacı olan
desteği sağladığı ve aile bireylerini daha uyumlu hale getirdiği
için, akran desteğinden daha da etkili olabilir.
Travmatik yaşantılar sonrasında çocukların biran önce okula
dönmesi çok önemlidir. Okul, çocuğun rutin hayatının tekrar
oluşturulması, ebeveynlerinin yerine konabilecek yetkin yetişkinlerin
sağlanması, olaylar için açıklayıcı bir bağlam oluşturulması,
arkadaşlarla ilişki kurma ve yapıcı aktivitelere katılma fırsatlarını
verir (Masten ve Narayan 2012).
Travma sonrasında toplum sağlığı aileyi ve çocuğu direk olarak
etkiler. Toplumsal koruyucu faktörler arasında güçlü sosyal
destek ağlarının varlığı, destekleyici geniş aile, aile dışı danışıla-
bilecek kişilerin varlığı, destekelyici ve olumlu okul ortamı,
toplumda sosyal rollere ve görevlere önemverilmesi (gönüllülük,
yardımlaşma gibi) ve dini veya diğer toplumsal oluşumlara
katılım sayılabilir (Chrisman ve Dougherty 2014). Toplumsal
bağlamda, direncin oluşabilmesi için yeterli seviyede kaynak ve
desteğin, hızlı bir şekilde, toplumu travma sonrasındaki
koşullara uyum sağlamaya yöneltecek ve topluma travamanın
etkilerinden koruyucu bir tampon sağlayacak bir şekilde
sunulmalıdır. Uzun süreli, aniden ortaya çıkan ve ağır travmatik
olaylarda bu kaynakların daha fazla olması ve daha etkin ve
sürekli bir şekilde kullanılması gereklidir (Norris ve ark. 2008).
Kaynakça
Alexander DA, Klein S. (2005) The psychological aspects of terrorism: from denial
to hyperbole. J R Soc Med 98(12):557–62.
Attanayake V, McKay R, Jo res M,Singh S, Frederick B, Mills E (2009) Prevalence of
mental disorders among children exposed to war: a systematic review of 7,920
children. Medicine, Con ict and Survival 25: 4-19.
Chrisman AK, Dougherty JG (2014) Mass trauma: disasters, terrorism, and war.
Child Adolesc Psychiatr Clin N Am23:257-79.
Heidelberg Institute for International Con ict Research, Con ict Barometer 2014.
Kliewer W, Murrelle L, Mejia R, Torres de Y, Angold A (2001) Exposure to violence
against a familymember and internalizing symptoms in Colombian adolescents: the
protective e ects of family support. J Consult Clin Psychol 69:971-82.
Masten AS, Narayan AJ. (2012) Child development in the context of disaster, war,
and terrorism: pathways of risk and resilience. Annu Rev Psychol 63:227-57.
Norris FH, Steven SP, Pfe erbaum B, Wyche KF, Pfe erbaum RL (2008) Community
resilience as ametaphor, theory, set of capacities, and strategy for disaster readiness.
Am J Community Psychol 41:127–50.
Özer S, Şirin S, Oppedal B (2013) Bahçeşehir study of Syrian refugee children in
Turkey. http://www.fhi.no/dokumenter/c83fb3a78c.pdf
*Bu yazı Türkiye Psikiyatri Derneği tarafından yayınlanan Barış Kitabı’nda yer alan
Çocuk ve Savaş bölümünden kısaltılmıştır.
Terör ve Çocuk